- Dün Türk mali piyasalarının gözü kulağa TÜİK tarafından açıklanacak resmî enflasyon verilerine çevrildi. Buna göre TÜFE Kasım ayında %2,24 artış kaydederken, yıllık gerçekleşmeyi %47,1 seviyesine getirdi. TCMB'nin son dönemlerde yapmış olduğu iletişimde, kendi uhdesinde (kontrolünde) olan enflasyonda iyileşme kaydedildiğimi belirterek faiz indiriminin de kapısını araladığını paylaşmıştık. Dün bültenimizde ayrıca, manşet rakamlarda katılığın devam edeceğini söylemekle birlikte, gıda ve kira dışı enflasyona odaklanarak daha sağlıklı bir bakış açısı geliştirmek istediğimizi de belirmiştik.
- Bu minvalde, gıda alt grubunda aylık artış oranını %5,1 gibi yüksek sonuçlanması da görüşümüzü destekledi. Neredeyse %2,24 artan aylık enflasyonun yarısından fazlasında gıdanın payının olduğunu gördük. Eğer bu rakama kira kalemini de eklersek, gıda ve kiranın toplam aylık enflasyonun üçte ikisini oluşturduğunu ve TCMB'nin de kontrol alanın bu iki kalemde oldukça sınırlı olduğunu not etmek gerekiyor. Bu iki kalemi dışarıda bırakınca, enflasyonun genel çehresinde ise iyileme yaşandığını görüyoruz. Aşağıdaki grafikten de görüleceği üzere, işlenmemiş gıda, alkollü içecekler ve tütün hariç çekirdek enflasyon (D tanımlı endeks) aylık olarak sadece %1,43 artarak enflasyondaki ana eğilimin düşüş yönünde olduğunu da ortaya koydu.
- Gelelim enflasyon verisinin piyasa yansımasına. Son haftalarda, hisse senetlerine başka bir gözle baktığımızı dile getirmiştik. Enflasyon verisini ardından tahmin ettiğimiz üzere, Borsa İstanbul Bankacılık (XBANK) endeksi günü %3 yükselişle tamamlarken, faiz indiriminin bir başka sektöre daha fayda sağlayacağı görüşünden hareketle BIST Gayrimenkul (XGMYO) endeksi de günü %3,6 yükselişle tamamladı. 26 Kasım tarihinde kaleme aldığımız raporumuzda, bankacılık endeksini teknik bir bakış açısı ile ele almış ve 14,100 seviyesinin üzerinde yükseliş isteğinin ivme kazanacağını söylemiştik.
- Bu minvalde, TCMB'nin Aralık ayında 250 baz puan ile faiz indirim döngüsüne başlayacağını, son dönemlerde yapılan ileriye dönük rehberlikten de anladığımız kadarı ile para politikasının gerektiği kadar 'sıkı' kalmaya devam edeceğini, yükün altına girme sırasının artık maliye politikasının olduğunu, TCMB'nin rezervlerinde yaşanan artışın da yardımı ile, kurun tıpkı son aylarda olduğu üzere daha istikrarlı, hatta enflasyonun altında bir artış ile 2025 yılında da yola devam edeceğini, bunun da TL'yi reel anlamda değerli kalmaya iteceğini düşünüyoruz. Hülâsa, hisse senetlerinde ve 2 yıl vadeye kadar devlet tahvillerinde pozisyon artırmaya devam edeceğiz. Borsa cephesinde yılı iyi kapatma isteği olarak adlandırılan Noel Baba rallisinin de yılın bu son günlerinde kendisini göstereceğini ve Kara Pazartesi günü açılan kapı aralığının ana endekste kapanacağını, teknik bir bakış açısı ile 10,400 seviyesinin ise radar menzilinde görüldüğünü düşünüyoruz.
- Her ne kadar dün Türkiye cephesinde enflasyon verisi gündeme damgasını vursa da, dünyada ise akşam üzeri Güney Kore gibi kurumsal yapısı güçlü bir ülkede sıkıyönetim kararı alınması büyük bir panik yarattı. Yeni dünya düzeninin nereye gittiğini her geçen gün okumakta inanın zorluk çekiyoruz!
- Güney Kore Devlet Başkanı Yeol, sürpriz bir şekilde sıkıyönetim ilan ederek, ülkenin 1980’lerden bu yana en ciddi demokratik krizine yol açtı. Yeol, bu adımı muhalefetin anayasal düzeni tehdit ettiği gerekçesiyle aldığını belirtti. Ancak, parlamento bu kararı çoğunluk oyuyla reddetti. Milletvekilleri oybirliği ile bu kararı iptal edip başkanı ihanet suçlamasıyla görevden alma sürecini başlattı.
- Uzun bir süredir sorunlu bir patikada ilerleyen Kıta Avrupasında devasa şirketlerden gelen fabrika kapatma ve işçi çıkarma yönünde sinyallerin ötesinde, Avrupa'nın en büyük iki ekonomisinde ise büyük bir siyasi krizi yaşandığını kaleme alarak EUR'dan uzak durulması yönünde yatırımcılarımızı uyarırken, ana ihracat destinasyonuda yaşanan sorunlar nedeniyle Türk ihracatçısının da pazar çeşitlendirmesi yapması gerektiğinin altını çiziyoruz. Almanya ardından denkleme Fransa riskinin de eklenmesi ile EUR'nun dolar karşısında daha kırılgan bir zeminde ilerlemeye başlayacağını ve paritenin psikolojik 1 seviyesinin de altına daha hızlı gitme ihtimalini göz ardı etmediğimiz altını çizmem gerekiyor. Siyasi kriz yaşayan Fransa'da bugün hükûmet için güven oylaması yapılacak. Hükûmetin düşmesi beraberinde başka bir kaosa sebebiyet verebilir! Fransa'nın 5 yıl vadeli CDS risk primi son 4,5 yılın zirvesine yükseldi.
- ABD borsaları geceyi önemli bir değişim kaydetmeden tamamladı. En büyük 500 şirketi barındıran S&P500 artık saymakta yorulduğumuz yeni bir zirveden geceyi tamamlarken, Pasifiğin ve Atlantiğin her iki tarafında ise büyük sorunlar yaşandığını göz ardı etmememiz gerekiyor. Bu sabah Asya borsalarında kırmızı rengin hâkim olduğunu görüyoruz. Takdir edeceğiniz üzere, dün sıkıyönetim ilan eden ve saatler sonra sıkıyönetimi kaldırarak ülkede son yıllarda görülen en büyük siyasi krize yol açan Cumhurbaşkanı Yeol'un görevden alınması çağrısına paralel Kore Won'u dolar karşısında son iki yılın en düşük seviyesine gerilerken, Güney Kore borsası Kospi de %2 düşüşle başı çekiyor.
- Mali piyasaların gündeminde bugün Türkiye'de reel efektif döviz kuru, yurt dışında ise Almanya ve Euro bölgesinde hizmetler PMI, ABD'de her ayın ilk cuması açıklanan resmî istihdam raporu öncesinde bugün ADP özel sektör istihdamı, hizmetler PMI, fabrika siparişleri ve ISM hizmetler PMI verileri takip edilebilir.
XBANK
TÜFE D Endeksi
