Bakanlar Kurulu karar aldı, Başbakan Ersin Tatar yatırımcılara da "proje" çağrısı yaptı. Kapalı Maraş için açılım süreci başladı. Peki süreç nasıl işleyecek? Uluslararası arenada bu karar nasıl resmiyete geçecek?CTP Milletvekili Fikri Toros, bu konuda dikkat çeken bir hatırlatma yaptı. İşte Toros'un sosyal medya paylaşımı... Maraş HakkındaKapalı Maraş, BM parametrelerine bağlı yürütülmekte olan kapsamlı federal çözüm müzakerelerinde özel bir öneme sahiptir. 1974 yılından bu yana kapalı tutulan Maraş’la ilgili yürürlükte olan bir BM kararı kapsamında, mevcut siyasi koşullarda ne şekilde açılabileceği belirtilmektedir. Buna göre, BM yönetiminde ve mülklerin yasal sahiplerine iade edilmesiyle açılabileceği bilinmektedir.
BM nezdinde taraflar arasında devam eden çözüm müzakerelerinde, muhataplar Toplum Liderleridir. Dolayısıyla, BM altında yürütülen müzakerelerle ilgili herhangi bir karar, halkın müzakere yetkisi verdiği ve BM nezdinde “Kıbrıs Türk Toplumu Lideri” olarak muhatap kabul edilen Sayın Cumhurbaşkanı’nın yetkisindedir. Bakanlar Kurulu böyle bir açılım yapmayı değerlendirebilir, ancak bu Sayın Cumhurbaşkanı ile bilgi paylaşımı, diyalog ve istişare içerisinde bir karara dönüştürülmesi halinde bir anlam taşıyabilir. Böyle bir karar ancak bu şekilde alınması halinde, uluslararası hukuka bağlı bir açılım olarak muteber değerlendirilebilir ve çözüm müzakerelerine olumlu bir “oyun değiştirici” etkisi olabilir. Bu yüzden uluslararası hukuğa bağlı hareket edilmesi zaruridir. Aksi takdirde, müzakerelerde devam eden çıkmaz daha da derinleşir, bunun sorumluluğu Kıbrıs Türk tarafına yüklenir, Toplumumuz üzerinde var olan sınırlamalar artar, ve esas hedefine asla hizmet etmez...
BM nezdinde taraflar arasında devam eden çözüm müzakerelerinde, muhataplar Toplum Liderleridir. Dolayısıyla, BM altında yürütülen müzakerelerle ilgili herhangi bir karar, halkın müzakere yetkisi verdiği ve BM nezdinde “Kıbrıs Türk Toplumu Lideri” olarak muhatap kabul edilen Sayın Cumhurbaşkanı’nın yetkisindedir. Bakanlar Kurulu böyle bir açılım yapmayı değerlendirebilir, ancak bu Sayın Cumhurbaşkanı ile bilgi paylaşımı, diyalog ve istişare içerisinde bir karara dönüştürülmesi halinde bir anlam taşıyabilir. Böyle bir karar ancak bu şekilde alınması halinde, uluslararası hukuka bağlı bir açılım olarak muteber değerlendirilebilir ve çözüm müzakerelerine olumlu bir “oyun değiştirici” etkisi olabilir. Bu yüzden uluslararası hukuğa bağlı hareket edilmesi zaruridir. Aksi takdirde, müzakerelerde devam eden çıkmaz daha da derinleşir, bunun sorumluluğu Kıbrıs Türk tarafına yüklenir, Toplumumuz üzerinde var olan sınırlamalar artar, ve esas hedefine asla hizmet etmez...