İktisatbank'tan Günlük Piyasa Analizi - 21 Eylül 2018
*Uzun zamandır merakla beklenen OVP, yeni ismiyle YEP, dün sabah saatlerinde açıklandı. Artılar ve eksiler üst üstte konulduğunda, tam anlamıyla piyasa beklentisini karşılamakta yeterli olmadığını görüyoruz.
*Detaylara baktığımızda, olumlu tarafta enflasyon, iç ve dış denge koordinasyonu ve uyumuna özen gösterilmiş, ekonominin yavaşlayacağı, enflasyonun yükseleceği realitesine vurgu yapılarak gerçekçi bir yapı ortaya konulmuş.
*Piyasaların pek de hoşuna gitmeyen unsurlar arasında ana varsayımlarda yatan detaylar olduğunu görüyoruz. Örneğin; 2018 yılı USD/TRY kur ortalaması 4.90; 2019 yılı 5.60; 2020 yılı 6.00 ve 2021 yılı için 6.20 pek de gerçekçi tahminler olarak görülmedi.
*Öte yandan, enflasyon sorunu temel hassasiyet olarak ele alınsa da, 2019 yılı sonu için %15,9 enflasyon hedefi konulması, şok bir tedavi programı düşünülmediğine işaret ediyor. Bu kadar uzun süreli ve bu denli yüksek bir enflasyon, beraberinde başka yan etkiler doğurabilir.
*Öte yandan, YEP’ten beklentiler arasında öne çıkan en büyük satır başı bankacılık rehabilitasyon planı idi (Bloomberg bu hususta hafta başında haber bile yapmıştı.). Bu beklentiye kapsamlı bir karşılık verilemediğini görüyoruz.
*Öte yandan, kamu maliyesinde güçlü bir duruş sergilendiğini de not etmek gerekiyor.
*YEP’e bir bütün olarak baktığımız zaman, yorumumuz büyük bir heyecan yaratamadığı, daha fazla “nötr” olarak algılandığını görüyoruz.
*Piyasalar büyük bir beklenti içine girmesi nedeniyle satış baskısı da gün içinde sert oldu. Bir önceki gün %6’nın üzerinde prim yapan BIST100 Bankacılık endeksi kazanımlarını geri verdi.
*Sn. Bakan Albayrak’ın sunumu bitirdikten sonra herhangi bir soru almaması, bir miktar garip karşılandı. Konuşmanın başında 6.13 seviyelerine kadar gevşeyen USD/TL kuru, konuşmanın bitmesi ile 6.37 seviyesine varan bir yükseliş kaydetti (6.37 seviyesini dün bültenimizde öne çıkarmıştık.).
*Devamında ise, Sn. Bakan Albayrak’ın akşam üzeri yaptığı açıklamalar ve millet vekili Sn. Enis Berberoğlu’nun şartlı serbest bırakılması, piyasalar tarafından olumlu algılandı. USD/TRY kurunun 6.20 civarında dengelendiğini gördük.
*Elbette, şu anda Türkiye cephesinde temel sorun TL’deki erime. Dış borç ödemesi için ciddi anlamda bir döviz talebi var (reel sektörün yüklü döviz borç ödemeleri). Bu nedenle, kurun gevşemesi, hızlı bir şekilde döviz talebi yaratıyor. Bu dengesizlik, Türkiye’ye yönelik fon girişlerinin olması ile sağlanabilir.
*TCMB kararı ve OVP/YEP ardından yakın dönemim en önemli gündem maddesi, haftaya BM Genel Kurulu’nda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Trump ile görüşüp görüşmeyeceği olacak. Bu arada 28-29 Eylül tarihinde Erdoğan-Merkel zirvesi takip edilecek.
*Tutuklu bulunan ABD vatandaşı Gölge’nin cezasında indirime gidilmesi karşısında ABD Dışişleri memnuniyet mesajı yayımladı. Bu hamleyi, ilişkileri geren Papaz Brunson davası açısından olumlu bir gelişme olarak okuyoruz.
USD/TRY
Dün sabah saatlerinde açıklanan eski adı ile Orta Vadeli Program (OVP) yeni adı ile Yeni ekonomi Programı (YEP) esnasında, USD/TRY kuru sığ likiditenin de etkisi ile oldukça sert bir şekilde dalgalandı. Konuşmanın başlaması ile 6.13 seviyelerine kadar gevşeyen kur, konuşmanın sona ermesi ile dün bültenimizde belirttiğimiz 6.37 seviyesine varan bir yükseliş kaydetti (grafik 5 numara).
Teknik manada, USD/TRY kurunda bugün aşağıda 6.10 seviyesi (mor 3 numara) yukarda ise 6.33 seviyesi bulunuyor (6 numara).
Büyük resimde ise, son günlerde var olan flama formasyon tehlikesinin geçtiğini henüz söyleyemeyiz. Özellikle, 6.10 seviyesinin herhangi bir nedenle aşağı yönlü geçilmesi, aşağıda 2 numarada bulunan ve geçen hafta TCMB kararı ardından 2 kez test edilen 6.01 seviyesinin ve devamında 1 numara mor 5.70 seviyesine doğru hareketin önünü açacağını düşünüyoruz. Türk mali piyasalarında var olan satış baskısının dinmesi için, iyimser haberlere ihtiyaç duyuluyor.
Kaynak: Reuters
Tüketici Güven Endeksi
Tüketici güven endeksi Eylül 2018’de 59.3 seviyesine geriledi. Bu rakam, 2015 yılı Eylül ayından bu yana en düşük rakam olarak ön plana çıkıyor (Ağustos 2018 68.3). Bir yandan artan enflasyon sonucu satın alma gücündeki erozyon, diğer yandan TL’deki erime nedeniyle tüketici güveninin sert düştüğü kanaatindeyiz. Bu tablo bir müddet daha devam edebilir.
Kaynak: Reuters
TCMB - Haftalık Para ve banka İstatistikleri
TCMB’nin her hafta perşembe günü açıkladığı haftalık Para ve Banka İstatistikleri önemli ip uçları veriyor. Buna göre, 14 Eylül ile biten haftada, TCMB’nin toplam döviz rezervleri 87.6 milyar dolar ile Aralık 2011’den bu yana en düşük seviyeye geriledi.
Aynı haftada, yani TCMB’nin faiz artırım haftasında, bankalardaki toplam yabancı para mevduat ise 2.7 milyar dolar artış kaydederek 153 milyar dolar seviyesine yükseldi (gerçek kişiler 1.7 milyar dolar; tüzel kişilerde ise 0.4 milyar dolar.). TCMB’nin faiz artırımı sonrasında kurlarda yaşanan düşüş büyük bir yurtiçi kaynaklı döviz talebi doğurmuş.
Kaynak: TCMB
Kaynak: TCMB